SESSİZ ÇIĞLIK

Kin ve nefret dolu, kör  bir zihniyetin kana buladığı 1995 yılı, 25 Temmuz günü.

Gümüşhane-Bayburt Bölge Barosu eski başkanı Av. Ali GÜNDAY’ın görevi başında katledilişinin 20. yılı..

Ülkenin bir ucundan diğer ucuna; Gümüşhane’deki cana uzanan o kanlı el, o  vahşet gün…

2014 yılında aramızdan ayrılan eski baro başkanımız Av. Murat Öztekin’in, 2012 yılında yine bir anma programında dile getirdiği gibi “Bugüne kadar Ali GÜNDAY’ la ilgili olarak ülkemizin hukuk insanları, siyasi güç sahipleri hiçbir girişimde bulunmamıştır. Öylesine, bedava öldürülmüştür.” Ne yazık ki gerek ilimizde gerekse ülkemizde hukukun üstünlüğü adına savaşan, düşünce insanları yeteri kadar değer görmemiş ve görmemektedir de. Kör bir zihniyetin hayattan koparıp aldığı, insanlık ve hukuk adına ufku geniş bir candı Ali GÜNDAY. Yaşım henüz dört gibiydi, o günün ne anlama geldiğini  anlayacak olgunlukta değildim belki ama şimdi geride kalan eşi ve  iki kız çocuğunun acısını, satırlarımın her birinde hissetmekteyim. GÜNDAY’ın kızlarının;

“Aydınlıklar uğruna vurulan baba,

Bıraktığın meşaleyi biz aldık,

Karanlıklar çıkacak aydınlığa,

Yıldızlardan ve güneşten söz aldık.”  mısraları babalarının, Hukuk Şehidimiz Ali GÜNDAY’ın aydın fikirlerini ve mücadelesini en iyi şekilde ifade etmektedir.  

Bu şehrin ileri gelenleri gerek siyasileri, gerek eğitimcileri, gerek hukukçuları bu ölümün sıradan bir ölüm olmadığını farkında olmalarına rağmen sessiz ve ilgisizler.  İlimiz aydın ve fikri cesur kişiler yetiştirmiş bir il olmasına rağmen, düzenlenen çeşitli programlarda birkaç tanıdık isimden başkasını duyamazsınız. Oysa ki biz insanı zengin bir şehiriz, saklayacak ya da görmemezlikten gelinecek insanlar yetiştirmedi bu şehir. Her birinin canı da , fikri de, hatırası da kıymetli.

Sanki hapishanelerin demir parmaklıkları, bütün insanların fikirlerinin etrafında. O kadar tutsak görünüyoruz ki; her birimizin yanında bir gardiyan var gibi. Aman yanlış yapmayalım, yanlış söylemeyelim, dokunur sonra.

Çıkar dengeleri bir gün değişir elbet ama insanın yüreğine dokunmasın; yapılanlar, söylenenler…