YAPILAN TURİZM ÇALIŞTAYINDAN NOTLARIM

İlk defa bu denli kapsamlı ve irdelenmiş bir çalıştay düzenlendi Karadeniz Bölgesi için. Çalıştayda en çok dikkat çeken ise Karadenizin Bölge olarak ve Turizm başlığı altında bir Turizm bakanının ajandasında ilk sırada yer almasıydı. Bugüne kadar Hiçbir Turizm Bakanı bölgemizi bu denli mercek altına almamıştı.

                Dikkat çeken diğer bir husus ise Rusya ile yaşanan Uçak krizinden sonra ciddi manada Turizm Ekonomimiz hazırı yemekten çıkıp yeni arayışlara girdi. Bu arayışları ben ciddi bir fırsat olarak nitelendiriyorum. Çünkü Turizm gelirlerinin neredeyse %40 ını oluşturan hazır ve sürekli bir kaynağın bir anda kesilmesi sizleri yeni arayışlara, yeni arayışlarda sizlerin kültürünü ve turizmini yeniden keşfetmeye iter. Bu keşif Bakan Mahir Ünal’ın gündemine girmiş bile. Kendisi konuşmalarında 69 Medeniyetin geçtiği bu toprakların neredeyse hiçbir zaman kültürüyle tanışmadığını ve tanıtıma katmadığını, ülkedeki turizm ekonomisinin %70lere yakın (35-40 milyar dolar) kısmının ise sadece “deniz kum güneş”ten geldiğini acı bir şekilde ifade etti.

                Bu ifadeler aslında son 10-15 yılda artan turizm gelirlerinin aslında sadece ülkedeki istikrar sayesinde arttığını ve neredeyse etkin hiçbir tanıtımın olmadığı gibi, ülkemiz kültür keşfinin de yıllardır gerçekleşmediğini ortaya çıkardı. Kültür ve Turizm diye kelimeleri birleştirmemize rağmen aslında bu iki kelime neredeyse birlikte hiçbir anlam ifade etmiyormuş. Uçak krizinin bize en büyük faydası; 69 medeniyete ev sahipliği yapan bu toprakları hatırlamamız oldu.

                Gelelim bu bakış açısı değişikliğinin Gümüşhane’ye yansımasına…Milletvekillerimiz ve Belediye Başkanımız söz verildiğinde cesaret ve cevvalliklerini ortaya koyarak söylenilmesi gerekenleri bir kalemde komisyona anlattılar. Öncelikle bu cevvalliklerinden dolayı kendilerini kutluyorum. Süleymaniye Mahallesi hassasiyetimizi yeterince anlatmış olduğumuzu düşünüyorum. Komisyon sonuç bildirgesinde de yer alacağından şüphem yok. Peki bu kadar mı? Gümüşhane ve Turizm dediğimizde Süleymaniye ile bitiyor mu bu mevzu?

                Elbette hayır; Toplantıda vurgulanan en büyük başlıklardan biri artık dünya da değişen turizm anlayışının globalleşmeden glokalleşmeye kaymasıdır. Bu bağlamda artık Gümüşhane Turizm’inden bahsetmek değil de Karadeniz Turizmi diye konuşmak gerektiğiydi. Karadeniz Turizmine Gümüşhane olarak nasıl katılmak istiyorsanız ve nasıl yer almak istiyorsanız o şekilde kendinizi ayarlayın denildi kısaca…

                Bu manada şehrimiz adına mutlu olduğum bir husus var ki; Valimiz Yücel Yavuz bey sanki böyle bir öngörüde bulunmuşçasına, ilimizin öncü ve basit olan ama bir türlü el atılamayan eksikliklerini bir çırpıda halletti veya halletmek üzere… Logodan tanıtım filmine kadar uzman ve etkili isimlerle yaptığı çalışmalarda sona gelinmek üzere…Yani destekleyici ihtiyaçları Valilik bünyesinde çözmüş gibiyiz. Geriye yapılacak il çalıştayında etkili kararlar alınarak az ve öz bir şekilde kendimizi bölgeye adapte etmemiz kalıyor. Toplantıya yatırım yapan veya düşünen herkesin katılmasını davet edilmesini rica ediyorum. Çünkü bu toplantı neredeyse son fikir toplantısı gibi olacak.

                Toplantıya katılanlara bu çalıştayın ciddiyetini yeterince anlattığımı düşünüyorum. Kültür keşfini yapmaya niyetli ilk defa böyle bir adım atıldı ve devamı da gelecek, çünkü gelmek zorunda. Bir diğer belirtmek istediğim bir husus ise; örnek verecek olursak;  Çevre yoluna karşı çıkan bir cenahın bugün bu yatırımın ne kadar elzem olduğunu görmesi gibi, atılacak adımlarında tek bir noktaya bağlı kalarak “kör” olunmasından uzak durulması gerekiyor. Ne demek istedim;  tüm gözleri Süleymaniye Mahallesine çevirerek Gümüşhane Turizminde “kör” kalınmamalı. Ya Süleymaniye ye yapılacak yatırımlar ölü kalırsa? Ya Oteller boş kalırsa? Ya Süleymaniye bunca çabaya rağmen, Ayağa dikilmezse, cana gelmezse, bir daha konuşulamayacak “Gümüşhane’de Turizm”  hareketinin de son bulmasına neden olursa bunların tüm sorumlusu kim olacak? Buna öncülük eden Mevcut Valimiz veya geçmiş Valilerimiz mi, yoksa ciddiye alıp, ciddi ciddi bu şehrin hafızasını ve ihtiyacını kapsamlı bir toplantıda belirlememiş olan seçilmişler ve seçenler mi? Son kararın isabetli atılması dileğiyle…