• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • Gümüşhane : 14 °C
  • Trabzon : 16 °C

DOĞRU SEÇİM YAPMA ZAMANI

11.06.2018 17:23
EYÜPHAN ÖZYURT / YAZAR

EYÜPHAN ÖZYURT / YAZAR

Hızlı geçen bir seçim süreci yaşadık. Daha objektif bir bakış açısıyla yorum yapma zamanı geldi. Son viraja girerken artık eleştirel ve şikayet eder bakış açısını bir kenara koyup seçimlere Gümüşhane en kazançlı nasıl çıkar konusunu ele almak gerekiyor.

                Seçimlerin her sonuca açık bir tablo çıkarması muhtemel gözüküyor. Halka yansıyan anketlerde yerel anlamda seçimlerin 1-1 de 2-0 da olması ihtimaller dahilinde. Hatta bu durumun ufak farklarla değişmesi de gündemde. Sık sık yaşadığımız az oy farkıyla seçildi tabiri bu seçimlerde de geçerli olacağa benziyor. Dolayısıyla hangi tercihin Gümüşhane’nin faydasına olduğunu iyi analiz etmemiz gerekiyor.

                Ben kendi penceremden baktığımda AK Parti teşkilatlarının halka yaklaşımını daha seçim gündemde yokken eleştirdim. Recep Tayyip Erdoğan “her kapı çalınacak” dediğinde yereldeki il yönetimi ve başkanları “bizim kimseye ihtiyacımız yok” ile karşılık verdi. Bu özgüveni anlıyoruz. Elbette AK Parti’de Recep Tayyip Erdoğan varken sizlere de ihtiyaç yok. Çünkü halkın teveccühü Erdoğan’a.

                Recep Tayyip Erdoğan’ın ülke genelinde sergilediği politikanın yerel de mahvedildiğini gözlerimizle görüyor kulaklarımızla duyuyoruz. AK Partinin yereldeki yöneticilerinin “Oyumuz Cumhurbaşkanlığında Erdoğan’a ama biz MHP ‘ye oy vereceğiz” diyenlere verdiği cevap çok manidar. “AK Partiye vermiyorsan Cumhurbaşkanın da da oy verme bizim senin oyuna ihtiyacımız yok” diye karşılık verdikleri iddia ediliyor. Bu nasıl bir özgüvendir, sorgulamak gerekiyor. Hatta Türkiye genelinde rekor kıracağız diyerek aslında kendilerindeki özgüveni de sergilemiş oluyorlar.

                Ben AK Parti’de 2009’dan beri seçimlerde görev aldım. Gönüllü olarak birçok kademede çalıştım. 7 Haziran seçimlerinde her yer güllük gülistanlıktı. İnsanları tersleyen ötekileştiren bir siyaset algısı da yoktu. Hatta her şey gayet iyi gidiyordu. Ekonomi olsun, siyaset olsun şikayet eden yoktu. Ama sandıklara geldiğimizde halk tüm Türkiye de “bir durun bakalım” dedi. Teşkilatlar gurura, kibire büründü, kimse burnundan kıl aldırmıyor dendi. Ve sonuçta ülke ilk defa koalisyon ihtimaline düştü. O günlerle bugünleri kıyasladığımda aslında tehlikenin daha büyük olduğu görülüyor. Ama anlayana…

                Gelelim yereldeki seçim sonuçlarının Gümüşhane’ye yansımasına. Elbette her AK Partiliye anlatılan olgu şu; Oylar hem AK Partiye hem Cumhurbaşkanına dikte ediliyor. Ancak bir AK Partilinin herhangi bir talebi ihtiyacı isteği dikkate alınmıyor. Çünkü İl Başkanı ve Milletvekilleri uyum içinde bu uyumda halka ihtiyaç yok. Halkın seçimden seçime eli sıkılır kapısı çalınır, ardından 4 sene sonra görüşürüz mesajı verilir. Seçimden sonra ne vekile ne il başkanına ne de belediye başkanına ulaşılmaz. Görünen Köy kılavuz istemez. Yine aynısı olacak.

                Burada bir ancak demek istiyorum. Sonuçta Cumhur İttifakı kazandığında MHP de iktidar partisi olmayacak mı? Peki MHP burada Milletvekili çıkardığında sizce AK Parti’nin Muhteşem Yönetim kadrosu insanları küçümseyip ezebilecek mi? İnsanlar talepleri için tek iktidarda ikinci bir kapı açmış olmayacak mı? İnsanlar AK Parti’den hayır cevabı aldıklarında ikinci bir ihtimali daha olmayacak mı? Bu ikinci ihtimal AK Parti kadrolarının hastane örneğinde olduğu gibi “ben yaptım oldu” zihniyetinden çıkış yolu olmayacak mı?  Bunun gibi birçok alanda halkın daha geniş tabanının görüşleri alınmaya başlanmayacak mı? Gümüşhane’yi 3-5 kişinin değil de daha geniş bir tabanın yönetmesi muhtemel değil mi?

                Ulusal manada seçimlerde meclis çoğunluğu kaybedilmemeli diyor olabilirsiniz. Cumhur İttifakı başarılı olursa ve Sayın Erdoğan seçilirse matematik böyle bir çoğunluğun ittifakla mecliste de çoğunluğu alacağını gösteriyor. Devlet Bahçeli’nin söylediklerini dikkate alırsak; AK Parti Milletvekillerinin sadece kendilerini düşündükleri aşikar. MHP kadroları yek vücut, Sayın Erdoğan seçilsin diye canını dişine takarken yerelde AK Parti milletvekilleri kendi dertlerine düşmüş durumda. Dolayısıyla Gümüşhane ölçeğinde de yaşanan bu duruma dur demek gerekiyor. Gümüşhane’den çıkan MHP milletvekili Mecliste yine İttifaka ve ittifakın geleceğine çalışmayacak mı? Erdoğan seçilsin diye AK Partililerden daha verimli çalışan bu insanlar, yarın Erdoğan’a mecliste neden sorun çıkarsınlar? Bu şehirden MHP de AK Parti’de vekil çıkarınca zaten meclis çoğunluğuna aynı katkıyı sağlayacağız. Rekabet iyidir. İki partiden çıkan vekillerden en iyi hizmeti kim sunacak görmek imkanı doğar. Bir iktidar ama iki kapımız olur.

                 Devlet Bahçeli diyor ya önce devlet sonra parti, sıra bizlerde… Önce Gümüşhane son parti demeliyiz. Gümüşhane’nin yerelde 4 sene daha eleştiriye kapalı, tepeden bakan, ben dedim oldu bakışıyla halka yaklaşan, gidin başka ticaret yapın diye esnafa seslenen, senin oyuna ihtiyacımız yok, git kime oy verirsen ver diyen yöneticisine başkanına vekiline ihtiyacı yok. Önce Gümüşhane diyen, mecliste kendi çıkarlarını değil, önce ülkesinin ve Gümüşhane’nin geleceğini kendine ilke edinen vekillere ihtiyacımız var. Sonuçta İttifak bizim ittifakımız değil mi?

 

 

 

 

Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Gümüşhane Olay | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim