MÜNAFIKLAR MECRASI

               Güne ait o kadar yoğun konu var ki, hangisinden başlasak veya hangisini birazcık ötelesek diye bir tercih kulvarında yoğruşarak mecraya doğru yol almaktayız. Bir önceki kaleme aldığım yazım insan üzerine ve insan tanımına temas ederek, insan numunelerinin çok çeşitli dışa vurumlarını ihtiva edip ve de nasıl bir insan kitleleri meydana çıktığına parmak basarak acı bir tablo ortaya çıkarılması idi.

                Konuya şaşkın ördek misali dalmaktan ise, konuya biraz açıklık getirmek veya biraz farklı pencerelerden bakarak yaklaşmak kaydıyla şekil vermenin daha doğru olduğuna hep inandık ve onu yaptık/yapmaktayız. Konu insan ise, insanın olduğu yerde hayat vardır.

      Birde gelin insanın sosyal hayata dönük kazanımlarına bakıp sonuca not düşelim olur mu? Takdir her birey için doğal tercih hakkı saygı duymamız gerek. Ancak saygı duyulmayacak çok büyük devasa konular ve o konuları uhdesinde doğurup, büyütenlere ne duyulacak saygım var, ne de yanlışa bilinçlice çanak tutanlara tanınacak bir tek toleransım olacak(!).

       Toplumsal uyanma vurgularının sıklıkla dillere pelesenk oluşundan gına gelip ve aymazlar ortamından ense tıraşımı görsünler diye hızla uzaklaştığım çok sayıda anlarda oldu. Kavramların karşılığı olan ve  insanı tarif eden profiller vardır. Günümüzde münafık insan tipine adım başı rastlamak pek mümkündür!...

        Gelin çevremizi  saran enva-i türden zehirli vaka-i cenaplarının icra sahasının içerisinde mevzi alarak taarruza geçenleri, mühimmat taşıyanları hala iyi niyetle  güvenilecek kategorisinde sayalım olur mu? Kendine güvenen saysın, şahsım saymıyorum, sayamıyorum(!)

         Topuzun ucu fazla kaçtı diyenler olabilir de, asıl mesele topuz değil memleket elimizin altından kayıp gitmekte öfkem ondandır dostlar...

         Diyarbakır bir Türk ŞEHRİ iken, ŞEHRİN NE MUTLU TÜRKÜM DİYEN'E tabelası Diyarbakır Şehrin'de Devlet imkanı sayılan iş makineleri ile yerinden sökülerek emir yerine getirildi. Emri veren kim? Bizce karşılığı gayet basit ve bilinmektedir de; isteyen istediği bir cevapla yetinebilir. Andımızı kaldıranlar kim pekala?.

         Zinayı bir gece isteyenler, istemeyenler oyunuyla oy'latıp suç olmaktan çıkaranların, şimdi kalkıp öğrenci evleri üzerinden yeni bir istismar alanı istemesi manidar değil midir?

           Önümüzde yaklaşmakta olan bir yerel genel seçim var ve sonrası seçimlerinde belirleyicisi olacak 30 mart 2014 tarihinde yapılacak bu seçim. Bu sebepledir ki, şahsen demek isterim kişinin şöyle has olması, böyle yakışıklı olması önemli değildir. Önemli olan zihniyettir. Güçlü olduğuna, olunduğuna inanılan süreçlerde münafıklarında at başı koştuğu unutulmamalıdır. Hasılı kelam dostlar(!).