Karlar Erisin

Devletin sağladığı ve teşvikte herhangi bir sorunun yaşanmadığı günümüzde yerel dinamiklerin bir türlü sahiplenmediği projeler ne yazık ki unutulup gidiyor.

Çevre ve Kültürel Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen, 12 yıl önce Atatürk Kültür Merkezi’nde yaptığı konuşma hala dün gibi kulaklarımda yansıyor.

ÇEKÜL Vakfı tarafından Türkiye’de ilk kez hayata geçirilen Barışan Kentler Projesine, Gümüşhane sahip çıkmış olsaydı bugün turizmi konuşma diye bir sorunumuz olmayacaktı.

Üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi hala harekete geçmeyen Gümüşhane, elinden uçup giden değerleri görememesi ise işin diğer acı bir yönü.

Bakınız, Sayın Sözen yaptığı konuşmada ne demiş, bir kez daha okuyalım:

“50 Yılda yaşanan göçler bir daha düzelmez alanlar yaratmıştır. İnançlar zayıfladı, umutlar azaldı. Türkiye ciddi bir ülkedir. Okuma yazması insanı olsa bile kültür yüklü bir ülkenin toprağında yaşamaktadır. Gümüşhane, nüfusu az, ancak çevresi ve doğası kirlenmemiş nadir illerimizden birisidir. Sıkıntıyı görüyorum, sokaklar anlamsız yapılarla dolu, birbirimizi kıramamışız bu dokuyu bozmamak için. Ne olursunuz Gümüşhane’nin çıkarını kişisel çıkarınızın üzerinde tutun. Burada pırıl pırıl yetişen gençleri görmek istiyorum.  Sona eren bu proje bir olaydır, bu olay Gümüşhane’den Türkiye’ye yayılan bir projedir. Dün atalarımız hangi incelikle yapılaşmayı yapmış ise onları aynı incelikle onarmalıyız. Sadece ayakta dursun diye yapılan tadilat yanlış bir uygulamadır. Gümüşhane’nin geleceğini çok iyi görüyorum. Gümüşhane gibi ülkemiz de gelişecektir, değişecektir.”

12 yıl önce yaşanan heyecan sadece bir yıl sürdü. Sonunda unuttuk gitti.

Yukarıda belirttim, üzerimize adeta ölü toprağı serpilmiş gibiyiz. Şimdi de kış uykusundayız. Varsa yoksa Gümüşhane Üniversitesi öğrencilerinin ilimize katacakları ekonomik katkı. Öğrenci sayısı artıyor ya, kiralar da artıyor. Kahvenin fincanı 5 lira, oh ne ala. E, üniversite öğrencisi de kahveyi çok sever. Sonra da dert yanarız, öğrenciler ve vatandaşlar Trabzon’a alışverişe gidiyor. Gider elbette. Bire aldığını beşe satarsan gider, gitmesi de doğal.

Onlarca sivil toplum kuruluşu,  ODA’lar, yerel dinamikler. Şöyle bakıyorum da Gümüşhane için elini taşın altına koyan bir Allah kulu yok.

Maddi durumunu düzelten bavulunu aldı gitti. İstanbul’dan, Ankara’dan gazel okuyorlar. Gümüşhane’ye geldiklerinde de yakınlık, ilgi göstermezsen küsüyorlar.

Küsmene gerek yok. Doğup, büyüdüğün baba ocağına bir tuğla da sen koysan olmaz mı, olur.

Söyledim, devlet teşvik veriyor, biraz da katkı sen koysan kötü mü olur?

Vali Sayın Yücel Yavuz, “Vali ne yapsın” diyor. Haksız da değil. Sayın Yavuz, “Altyapıda sıkıntı yok, yeter ki yatırım yapan olsun” diye bas bas bağırıyor. Ama kulak asan yok.

Şu anda kış uykusundayız, hele karlar erisin.

İyi haftalar dileğiyle.