• BIST 9561.82
  • Altın 2480.673
  • Dolar 32.4889
  • Euro 34.5819
  • Gümüşhane : 23 °C
  • Trabzon : 16 °C

PESTİL VE KÖME YOK OLMASIN

21.02.2016 13:56
PESTİL VE KÖME YOK OLMASIN
PESTİL VE KÖME YOK OLMASIN

Gümüşsan Doğal Ürünler ortaklarından Önder Özdamar, gazetemize yaptığı açıklamada pestil ve köme sektörüne yeterince değer verilmediğini belirterek, “Sektöre yeterince değer verilmezse pazarda rekabet edecek gücümüz kalmayacak ve ‘Gümüşhane pestil ve kömesi’ başka şehirlerin yaptığı farklı bir ürün olarak anılmaya başlanacak” dedi.

PAZAR DARALIYOR

Özdamar, Gümüşhane’de pestil ve köme sektörüne 2013 yılında çok ortaklı bir şirket kurarak başladıklarını ve geçen 3 yıl içinde de Almanya’ya ilk ihracatı gerçekleştirdiklerini söyledi. Şirketin kurulduktan sonraki sürecinde ulusal marketlere pestil ve köme ürettiklerini ifade eden Özdamar, bazı illerden pestil ve kömenin türevlerinin piyasaya girdiğini ve pazarın daralmaya başladığını ifade etti.  

İHRACATTA SIKINTI YAŞANIYOR

Özdamar, ihracat aşamasında birçok sıkıntı ile karşılaştıklarını vurgulayarak, ihracat aşamasını şöyle özetledi:

“İlk ihracatımız 2015 yılının son dönemlerinde Almanya’ya gerçekleşti. Gümüşhane’den Almanya’ya pestil ve köme ihraç etmeyi başardık fakat engellerle de karşılaştık. Bu süreçte, pestil ve kömenin standartlarının olmaması en büyük engelimiz oldu. Ürün tamamen manuel olarak hazırlanmakta. Ürünün tamamen el emeği ile hazırlanmış olması bizlerin ihracat aşamasında sıkıntılarla karşılaşmasına neden oluyor. Pestil ve Köme’ye Tarım Bakanlığı bir standart getirmesi gerekiyor. Buradaki en büyük engel de ürünün makineleşmeye geçememesi. Biz bu süreçte Tarım Bakanlığı’na giderek gümrük aşamalarını detaylı bir şekilde öğrendik ve bakanlık bu noktada bizlere çok yardımcı oldu. Bizim kadar Gümüşhane’nin pestil ve kömesiyle ilgilendiler. Biz bakanlığın ilgilenmesiyle ürünümüzü yurt dışına çıkarabildik. Ürünlerimiz yaklaşık 20 analizden geçiyor. Bu süreçleri daha da azaltmamız gerekiyor ve bunun için de ürüne bir standart getirilmelidir. Biz bu konuda firma olarak başvuru yapmayı düşünüyoruz.”

STANDARTI YOK

Ürünle ilgili en büyük kanayan yaralarının standartların oluşmamış olmasını sözlerine ekleyen Özdamar, “Ürünü hazırlarken cevizi herlenin içine atıp,  karıştırıyoruz. Daha sonra beze seriyoruz. Pestil el emeği ile yapılıyor. Burada da bütün iş ustanın maharetine kalıyor. Şu anda pestil ve kömede bir standart yok. Standartlaşma gelirse aslında bizim işimize gelmez. Çünkü prosedürler çok olacak. Fakat göz kararı yarım teneke bal, yarım teneke ceviz dökmekle de sektörümüz daha da ileriye gidemiyor” ifadelerini kullandı.

Özdamar, pestil ve köme sektörü ile ilgili açıklamalarını şöyle sürdürdü:

EN BÜYÜK KORKUMUZ

“Pestil ve kömenin farklı hammaddelerden yapıldığını ve piyasaya bu şekilde çıkan ürünlerin olduğunu vurgulayan Özdamar, “ Şirket olarak en büyük korkumuz, piyasada altın dönemini yaşamaya başlarken, gıda sektörüyle uğraşan firmalar ya da bizim ürünlerimize yakın olan ürünlerin üretimini yapan firmaların pestil ve kömenin türevlerini oluşturmaya başlamasıdır. Bu bizim için bence ciddi bir tehdit oluşturuyor. Sadece maddi olarak değil, Pestil ve Köme Gümüşhane’nin altın bileziğidir. Gümüşhane’ye gelen hükümet destekli yatırımlardan Araştırma ve Geliştirmeye(ARGE) ayrılması gerekiyor. Pestil ve kömenin Gümüşhane’ye ait olduğunu coğrafi işaretimiz var. Fakat reklamsız hiçbir şey olmuyor. Gümüşhane’deki firmalar kendi imkanlarıyla ürünlerinin reklamlarını yapmaya çalışıyorlar. Bence pestil ve kömenin bilinirliğini arttırabilmek ve unutturmamak gerekiyor. Çünkü şu anda unutulmaya yüz tutuyor. İddia ediyorum bütün pestilciler 2 yıl öncesiyle ve 2 yıl sonrasıyla bir kıyaslama yapsa ciddi anlamda sektörün geri geldiğini ifade ederler.

MAKİNELEŞME ŞART

Büyük firmaların elde ettiği hammadde fiyatlarını elde etme imkanımız olmuyor. Bu da rekabette sektörde sıkıntı yaratıyor. Pestil ve Kömenin ARGE’si yapılarak makineleşmeye geçilmesi gerekiyor. Ürün el değmeden üretilmeli ve pazarda rekabete girebilmeliyiz. Biz ustadan ve personelden sıkıntı yaşıyoruz. Usta ben yarın çalışmıyorum dediği zaman senin sistemini devam ettirebilmen adına yapabileceğin fazla bir şey yok. Bence hükümet destekli yatırımların bir kısmı ARGE’ye çevrilebilir. Biz kendimiz sadece şirket olarak yaklaşık 1 milyona yakın makineleşme için bir para harcadık fakat birçoğu olmadı. Bunun bir adım ötesi var ama ona da yatırabileceğimiz şirketin kendi sermayesinden yatırım yaptığımız için daha iyi bir makineyi alma noktasında şirket sıkıntı yaşamaya başlıyor. Biz tamamen filolar şeklinde el değmeden, düğmeyle kendi ürünlerini alıp, serip paketleyen bir sistem kurduk ama bunun yatırımı o kadar fazla ki ve bununla alakalı hiçbir istek de olmadığı için biz buna giremedik.  Teknoloji hızla gelişiyor. Birçok sektör insan gücünü devre dışına bırakabilmiş. Biz de sektörümüzde makineleşmeye geçebiliriz, bunun yolu da devlet yatırımlarından pestil ve kömenin ARGE’si için pay ayrılmasıdır.

BANKALAR ENGEL OLUYOR

Bankalarla ilgili olarak da bir iki tanesini tenzih ederim ki sadece bizim sektörle alakalı değil, bütün işletmeciler kredi anlamında olsun, teşvik anlamında olsun bunlarla alakalı büyük bir yardımları yok, hatta engelleri var. Bankaların belirli bir kotaları var diyelim ki 10 milyon kredi verecek. Bankalar bunu da iki üç tane firmayla doldurdukları için, teşvik anlamında başka firmalara ihtiyaçları kalmıyor. Biz Ankara’da da ticaret yapıyoruz, Gümüşhane’de de yerlerimiz var. Ankara’da da bankalarla muhatap oluyoruz. Oradaki şubelerle buradaki şubeler arasında dağlar kadar fark var. Orada bankalarla beraber ilerlemek buradan daha kolay. Az önce bahsettiğim konular aslında kilit konu 10 milyon bütçesi varsa bunu iki tane firmayla dolduruyor. Orta ölçekli ve küçük işletmelerin yüzüne dahi bakılmıyor. Duyduğum kadarıyla şu anda Esnaf Sanatkarlar Odası’nın 30 bin lira sıfır faizli bir kredi varmış bunun dışında da bir şey duymadık. Dolayısıyla bizim bahsettiğimiz bu firmalarla rekabet etme şansımız iyice düşüyor. Bizim kullandığımız ham maddeler pahalı ürünler. İşlerimizi yaparken bankalarla birlikte hareket etmek zorundayız. Buradaki birçok firmanın bankalardan memnun olduğunu düşünmüyorum. Hem bankalardan hem de özel kuruluşlardan. Özellere harç veren firmalar olarak bankalarda bizi mecbur harç veren firmalar olarak gördüğü sürece bu sektör her gün geriye gider.

BANKA MÜŞTERİ OLARAK GÖRMÜYOR

Bankalar, Ankara’da müşteri geldi satış yapacağız diye bakıyorlar olaya, buradaki bankalar ‘banka benim’ gibi bakıyor ve istersem kredi veririm istemezsem vermem mantığı ile hareket ediyorlar. Sonuçta bankanın ticareti para satmaktır, dolayısıyla ben bankaya gidince beni müşteri gözüyle görecek birileri orada müşteri gibi görüyorken bizi maalesef burada banka ‘çalışanların iş yeri’ gibi gözüküyor. Bu durum da kesinlikle bankaların başındaki yöneticilerden kaynaklanıyor. Biz ciddi anlamda bu sektörde daha ileri gitmek istiyoruz.

GÜMÜŞHANE’NİN PESTİLİ

Biz milliyetçi insanlarız biz memleketimizin bayrağını sallıyoruz. Yurt dışında da, yurt içinde de her yerde burada sadece Gümüşsan diye yokuz, buradan gittiği zaman Gümüşhane pestil diye varız. Arkasını çevirdiğimiz zaman Gümüşhane’de üretildi diye yazıyor. Biz ürünümüzün arkasında Gümüşhane yazacak ve Gümüşhane’ye vurgu yapacağız diye burada kurduk fabrikamızı. Pişman mısınız derseniz, memnun da değiliz. Ankara’da rahatlıkla gidip Tarım Bakanlığı’nda sıkıntılarımızı anlatabiliyoruz, el üstünde tutulabiliyoruz ama buradaki kurumlarda bu geçerli olmuyor.

PESTİLCİLER BİRLİĞİ İSİMDEN İBARET

Pestilciler Birliği diye bir birlik varmış. Herkes böyle biliyor. Öyle yani vardan ibaret bir atraksiyonunu görmedik. İsim olarak var olduğunu biliyoruz. Biz kurulduk bize gelip ‘hayırlı olsun böyle bir birlik var hoş geldiniz’ diyen birini görmedik. İl olarak bizim yüzümüz olarak görülen pestil ve kömeye sahip çıkmamız lazım. Gümüşhane’de bu işi sektör yapan firmalar var, herkes onların sayesinde bu sektöre girdi. Biri girer sektör oluşturur ve o sektörden herkes faydalanmaya çalışır. Pestil fabrikası olan firmaların kesinlikle gurur yapmadan bir araya gelip sektörün sorunlarını dile getirmeliler. Birlik isim olarak kalmamalı pestil için nasıl ARGE çalışmaları yapılır sorularının üzerinde durulmalıdır. Bu sektörün acilen insan gücünden uzaklaşması gerekiyor.”

 

 

Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • DSİ YATIRIMLARI DEVAM EDİYOR05 Temmuz 2018 Perşembe 11:51
  • GENÇ ÇİFTÇİYE HİBE DESTEĞİ05 Temmuz 2018 Perşembe 11:46
  • FINDIK ÜRETİCİLERİNE DESTEK11 Nisan 2018 Çarşamba 13:41
  • YIL SONU HEDEFİ 3 AYDA GEÇİLDİ09 Nisan 2018 Pazartesi 17:06
  • TURSAB GÜMÜŞHANE'DE02 Nisan 2018 Pazartesi 08:33
  • TURSAB GÜMÜŞHANE'DE02 Nisan 2018 Pazartesi 08:33
  • YASTIK ALTINDAKİ ALTINLAR27 Mart 2018 Salı 09:45
  • USTA VE KALFALIK SINAVLARI KELKİTTE19 Mart 2018 Pazartesi 14:23
  • BİLİNÇLİ TÜKET, BİLİNÇLİ HARCA16 Mart 2018 Cuma 11:37
  • DOKA YENİ DÖNEM TOPLANTISI12 Şubat 2018 Pazartesi 09:03
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Gümüşhane Olay | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim