Ümmetin Kurtuluşu…

Sabah haberlere bakmak istedim. Birkaç haber başlığını da sizinle paylaşmak istiyorum.

Türk Silahlı Kuvvetleri Şam da Emevi Camiinde Cuma namazı akabinde zaferini ilan etti. Artık Suriye’de ve Irak’ta barış hâkim. Tüm kuzey Irak petrolü Türk firmaları tarafından işletilmekte. Türkiye Amerika ve Rusya’ya rağmen Halifelik yetkilerini kullanarak Ortadoğu’yu yeniden yapılandırıyor.

Filistin topraklarındaki Yahudiler, Türkiye cumhuriyeti tarafından dünyanın değişik bölgelerine göç ettirilmek zorunda bırakıldı. Roma’dan bu güne kadarki en büyük Yahudi göçü bu olsa gerek. Bölgede Müslümanlara orantısız güç kullanmaktan hiçbir zaman geri durmayan İsrail devleti Türkiye Cumhuriyeti devleti ve İslam halifesinin emri ile haritadan silindi. Falan filan işte

Dersem bu şekilde haberler var inanmayın. Aslında kulağa ne kadar hoş geliyor değil mi. Yani İngiltere ve Amerika ve dahi Rusya yani kendine güçlü devlet diyen pek çok ülke bu saydıklarımın kendi şekillerini kendi ülkelerinde yapmaktalar. Amerika Irak gibi ülkeyi işgal edip parçalayabiliyor. Afganistan gibi ülkeden kıta dışı operasyon yapıp Bin Ladin’i alabiliyor ya da tüm Latin Amerika ülkelerini kontrol altında tutabilmek için çok farklı politikalar takip ediyor. Yani güçlü devlet olmak demek söz ile değil icraat ile ölçülür.

Efendiler görmedik diye bizi kandırmanıza lüzum yok. Avrupa’nın sanayi inkılabında yakaladığı teknolojik gelişimi siz bize teknoloji diye yutturmayın. Takip ettiğiniz toplumları artık ne kadar geriden takip ediyorsanız. Neyse mesele bu değil. Asıl üzerinde durmak istediğim kimisine göre Ümmetin bana göre ise Arap dünyasının içinde bulunduğu durum ve Türkiye’nin kimisine göre Hilafet bana göre ise abilik yetkisi ile attığı adımlardır.

 İnandırıcılığı yok. İsrail her şeyden emin bir şekilde Mescit-i Aksa’ yı kapatıyor. Tüm dünya Müslümanlarının gözünün içine baka baka yapıyor bunu. Kendinden emin bir şekilde meydan okuyor ve önüne gelen herkesi öldürme özgürlüğünü kendinde buluyor. Neden bulmasın ki. Katar krizini hatırlayalım. İsrail’e karşı birlik olmayan Arap develeri Müslüman bir başka ülkeye ekonomik ya da siyasi sebepler ile nasıl düşman olmuşlardı. Ben iyi hatırlıyorum. Sizleri bilmem ama benim aziz ülkemde her zaman bir o yana bir bu yana çözüm için dolanıyordu. Müslüman abi, Halifenin memleketi ya Araplar öyle dinlediler ki bizi. Ablukayı hemen kaldırdılar.  Gerçi tutup siyasi iktidara söz söylüyoruz lakin adamların suçu yok ki. Balık baştan kokar misali böylesi toplumda en iyi yöneticiler de böyle olur. Neden mi Irak savaşında kaç kadının ırzına geçildi haberiniz var mı?. Kaç çocuk babasız kaldı. Kaç kadın dul. İşkence çekenleri demiyorum bile. Suriye’de iç savaşın başından bu yana( Şam’da Namaz kılacaktık) neler yaşandı biliyor muyuz?  Bizim toplumumuzda değişik bir huy var başına gelmeden anlamaz kimsenin halini. Bunlara sebep olanlara ön ayak ol. Sonra ben masumum barış istiyoruz bölgede diye çığırtkanlık yap. Irak coğrafyasının bu hale gelmesindeki en büyük sebep Türk-Amerikan ortaklığı ve büyük Ortadoğu projesi idi. Lakin gelinen bu noktada biz Irak’ın toprak bütünlüğünden yana propaganda yapıyoruz.

Siyaset işte. Dün başka bugün başka diyor herkes. Dün anamıza küfredenler bugün anamızı seviyor. Dün bizi sevenler bugün bize küfrediyor. Ümmet-i Muhammet çok zor durumda arkadaş. Ümmetin hali harap. Herkes birbirinden habersiz birbirinin arkasından iş çeviriyor, herkes birbirine kazık geçirme derdinde ama herkes birbirinin iyiliğini düşünüyor. Daha neler var milletin arkadan arkaya çevirdiği lakin dil varmıyor anlatmaya.

Biz büyük bir ihtimalle ümmetin lideri olarak ve dahi bölgenin en güçlü devleti olarak üst tarafta yazdığım haber manşetlerini görmeyi çok istiyoruz. Lakin görür müyüz bilemiyorum. Bizler hala ebabillerde keramet deve sidiğinde şifa ve dahi tekkedeki evliyadan keramet bekleyelim… Böyle meseleler ile uğraştıkça biz içine düştüğümüz bu buhrandan hiçbir vakit kurtulamayacağız.