NE GÜZEL KÖYSÜN BE GÜMÜŞHANE

Zor azizim zor. İnan ki Bu şehirde bir şeyler anlatmak ya da anlattığını etkili bir şekilde iletmek zor. Ağzından çıkan her kelimenin altında derin derin manalar arayan insanların şehrinde söz söylemek zor. Âmâ biz söyleyeceğiz, söylemeye de devam edeceğiz. Hakkı teslim davasında bir kez geri durduğumuz zaman biliriz ki bütün âlem üstümüze gelecektir. Ufak sitemimizden sonra bu haftanın meselesine gelelim.

Geçenlerde bir yazı yazmış idim. Vali bey latife buyurdular yazıyı pek anlayamadım demişlerdi. Bu sebep ile biraz daha konuyu açmakta fayda gördüm. Bu şehirde zihniyeti değiştirmek icap eder demiştim. Yer yurt yapmak ile bazı şeylerin kalıcı olmayacağını yaptıklarınızın sizin görev süreniz ile sınırlı kalacağını siz gittikten sonra yine ağa ile marabanın baş başa kalacağını söylemiştim. Ağa ile maraba diyorum çünkü burası büyük bir köy. Şehir demeye şahit ister…

Mesele aslında anlaşılmayacak bir mesele değil. Mesele bu şehrin sahipsizliği. Bu şehirde yaşayanlarda bu şehrin dışına gidenlerde bu beldeyi yalnız bırakıyorlar. Koca koca iş adamlarımız var. Kaç tanesi Gümüşhane’ye yatırım yapıyor. Koca koca sanatçılarımız var kaç tanesi Gümüşhane için çalışıyor. Türkiye’nin neresine giderseniz bir Gümüşhaneli ile karşılaşırsınız. Devlet kademelerinde bürokrat olanı var, Üniversitede profesör olanı var, sanayicisi var, iş dünyasında patron olanlar var. Sorarım ben size, kaç tanesi yazın üç gün kafa dinleme dışında Gümüşhane’ye gelmeyi tercih ediyor. Kaç Gümüşhaneli iş adamı Gümüşhane’ye yatırım yapıyor. Bir elin parmağını geçmez. Kaç Profesör Gümüşhane Üniversitesine gelmek istiyor, kaç sanatçı Gümüşhane için bir proje yapın bende ücretsiz görev alayım diyor. Kaç Gümüşhaneli büyük yetiştiği bu şehri tatil dışında düşünüyor.

Büyük büyük vakıflarımız var. Sanayicilerimizin, eğitimcilerimizin, Kültür elçilerimizin vakıfları var.  Kaç tanesinin merkezi Gümüşhane. Kaç tanesi Gümüşhane’de bir gece tertip etmişler. Kaç tanesi bir olağan genel kurul toplantısını Gümüşhane’de yapmış. O kadar seviyorlar ki Gümüşhane’yi burayı Gümüşhane dışında her yerde yaşıyorlar. Gümüşhaneli İş adamları akademisyenler İstanbul’da Gümüşhane için vakıf kuruyorlar. Olsun, hoştur olması da lazımdır. Lakin kuruluş organizasyonunu Gümüşhane’ye çok görüyorlar. Ödül törenleri ya Ankara ya İstanbullun şatafatlı otellerinin lobisinde yapılır. Gümüşhaneli adam yılın Gümüşhaneli ödülünü İstanbul’da alıyor.  Arpa ambarında armut aramaya benzer bu. Türkiye’yi mamur eden Gümüşhaneliler doğup büyüdükleri bu şehri mağdur ediyorlar

Utanıyor musunuz? Gümüşhane’ye gelmek bu kadar mı ağrınıza gidiyor. Yoksa sizde çok gelmek istediği halde bir türlü nasip olmayan gurupta mısınız? Hac için sıraya yazılıp 5 yıldır sıra bekleyen vatandaş gibi Gümüşhane’ye gelmeyi bekleyenlerden misiniz? Yoksa az biraz daha buralarda hizmet vereyim memleketim için sonrasında bir bakarsın siyaset kapısı açılır diyenlerden misiniz?

Uzatayım mı efendiler daha da uzatırım.  Saymakla bitmez. Kimse de bitiremez. Sayın valim, Gümüşhane için marka oluşturmaya çalışıyorsun. Çabalıyorsun, gayret sarf ediyorsun. Bir tane de marka üzerinden örnek vereyim. Duruma isterseniz.

Eskiden bir Gümüş Su diye adı anılan ama zamanla tarihin tozlu sayfalarında yerini alan bir marka vardı Gümüşhane’de. 2008 yılında 100 ton yaş meyve işleyerek 36 çeşit ürün çıkaran ve yıllık cirosu 3,5 trilyon olan bir Gümüşhane markası. Köylerden mevsimlik bile olsa kuşburnu başta olmak üzere pek çok meyve toplayarak üretim yapan bir Gümüş Su. Köylünün cebine emekli maaşından daha fazla para koyan bir Gümüş Su. Ne yaptılar biliyor musunuz? Gümüşhane’de yükselen her değerin makûs kaderi ile karşılaştı. İflas etti. Sonrasında bir anda gündeme geldi. Belediye satın aldı. O zamanları iyi hatırlıyorum. Basına verilen demeçlerde “200 kişiye istihdam sağlanacak, Gümüşhane’nin yeniden yükselen değeri olacak, bu şehir artık Gümüş Su ile markalaşacak” söylemleri vardı. Tam iki yıl geçti. Sonuç yine boş. Ne gerek var markaya. Bizim markadan ziyade apartmana ihtiyacımız var. Ne de olsa Müteahhit deresi demiyorlar mı burası için?

Yani anlayacağınız vali bey Gümüşhaneli Gümüşhane’ye sahip çıkmıyor sizin Gümüşhane’ye bu kadar sahip çıkmanız takdirlik bir durum.