- BIST 1.542
- Altın 411,808
- Dolar 7,5315
- Euro 8,9768
- Gümüşhane : 3 °C
- Trabzon : 5 °C
- Bakım onarım hizmeti alınacak
- Mıcır ve bypass malzeme satın alınacak
- Alkid esaslı soğuk yol çizgisi boyası ve cam küreği satın alınacak
- İlaçlama hizmeti satın alınacak
- Teknik denetim ve kontrolü çalışmaları için danışmanlık hizmeti alınacak
- Bilgisayar satın alınacak
- VALİLİK, GÜMÜŞHANE’DE UYGULANACAK YENİ DÖNEMİN KURALLARINI BELİRLEDİ
- BAŞKAN KARA, HERŞEY BİZİM ELİMİZDE
- Selektör makinesi ve ekipman satın alınacak
- Kimyevi gübre satın alınacak
- Okul binası güçlendirme ve onarım işleri yaptırılacak
- İL UMUMİ HIFZISSIHHA KURULU KARARLARI
- SALGINA KARŞI TOPLUMSAL DUYARLILIK SEFERBERLİĞİ
- YÜZÜCÜLERİMİZDEN BAŞARILI SONUÇLAR
- “SAĞLIKLI NESİLLER İÇİN ‘YEŞİLAY HEP BENİMLE’ DİYORUZ”
İNSANLIK VE VEFA

HASAN PİR / YAZAR
Vefa duygusu yüksek insanlığın bir gereğidir.
Hayatın her yerinde geçerli olan “vefa” duygusunun en çok yaşandığı saha ise arkadaşlık birlikteliğidir.
Arkadaşlık vefa isteyen bir iştir. Vefa ise sadakat, dürüstlük ve samimiyet gerektiren bir dostluk bağlılığıdır.
Menfaate dayalı arkadaşlıklar incitici arkadaşlıklardır. Menfaat sona erince arkadaşlık da sona erer.
Yüksek insanlığın en önemli özelliklerinden biri olan vefalı arkadaşlık zaafa uğradığı nisbette -yağın bozulmuşluğunu- içinde taşımaya ve zehir olmaya başlar.
Kızını zengin bir aile çocuğuyla evlendirmiş bir baba düşünün… Her şey çok güzel… Bir gün damat bey kaza geçiriyor ve sandalyeye mahkûm oluyor. Doktorun raporu acı gerçeği haber veriyor; ömür boyu sandalye mahkûmiyeti...
Bu haberi duyan kız babası kızına haber gönderir: “Geri gel, senin o evde işin kalmadı artık…” Yani güneşli havayı seven bir arkadaşlık hikâyesi… Güneş gitti, arkadaşlık bitti… Boşuna dememişler “insanın en yakın arkadaşı gölgesidir o bile güneşli havaları sever…”
Bu olay maalesef yaşanmış binlerce acı hikâyeden biridir. Sandalyeye mahkûmiyetin değil, vefasızlığın kahrettiği bir tablo… Allah kimsenin başına vermesin…
Her hikâye elbet de böyle değildir. Kaza geçiren ve sandalyeye mahkûm olan nişanlısı için verdiği sözden dönmeyip kendisini bir vefaya mahkûm eden insanlara ne demeli… Kaza geçirip hayat boyu sandalyeye mahkûm olan nişanlısı için, “Ben verdiğim söze bağlıyım. Nişanlımla evlenecek, yuva kuracağım” diyen insanlığın yüz akı ve onuru olan kişilerin ise yüzlerce örnekleri var. Bu vefa abidelerine selam olsun...
Yıllarca görmediği bir tanıdığı ile sokak ortasında karşılaşan ve zoraki merhabalaşıp hiç bir iltifat, izzet ve ikramda bulunmayan ve belki de ismini bile sormayan birinin, o insanın bir makam ve mevki sahibi olduğunu duyduğunda, birden geri dönüp; “Buyurun yemek yiyelim, çay içelim” deyip arkasından da “telefon numaranızı alabilir miyim?” diyerek asıl maksadı olan “belki işim düşer” mantığı ile telefon numarası istemesi ise, ikiyüzlülüğün değil, belki iki bin yüzlülüğün veya yüzsüzlüğün her gün yaşanan binlerce örneklerinden biridir…
İstanbul’da yaşayan ve “Bu şehirde iki olabilmek için neler vermezdim ki …” diyen bir kişinin arkadaş yalnızlığı, belki de arkadaş vefasızlığı daha güzel nasıl anlatılabilir ki? Yirmi milyonun içinde yaşanan yalnızlık…
Şairin; “Bir dost bulamadım gün akşam oldu” dediği yalnızlık bu olsa gerek…
İnsanın hamurunda sevgi, korku, menfaat, vefa, dostluk, düşmanlık hep bir arada yaratılmıştır. Bunlardan sevgi, dostluk ve vefayı ön planda tutan insanları tebrik etmek gerekir.
İnsanlık; adam gibi bir arkadaşlık istiyor. Menfaatlerden uzak, insanî vefanın gereği olan arkadaşlığı istiyor… Menfaat üzerine kurulan arkadaşlığı istemiyor. Çünkü; menfaat üzerine kurulan arkadaşlıklar sahibini canavarlaştırıp, insanlığı perişan ediyor.
Arkadaşlık ve dostluklardaki vefasızlığın diğer adı ise “ihanet” tir. Vefaya ihanet… Hanımını veya beyini, hastalandığından ve sandalyeye mahkûm olduğundan dolayı terk ediş, vefasızlıktan da öte bir ihanet değil midir?
Yıllar önce, Merhum Prof. Dr. Kaya Bilgegil de, “ihanet” olarak tanımladığı vefasızlığı sigarasıyla paylaşmak zorunda kalıyor ve şöyle diyor: “Ey sigaram; zehir de olsan insanların ihaneti kadar acı değilsin…” Bir edebiyatçı vefasızlığı elbette bu belagatlı sözlerle anlatabilirdi…
Her şeye rağmen, güneşli havaların getirdiği suni arkadaşlık yoğunluğundan uzaklaşıp bulutlu havaların samimi yalnızlığını yaşamak yüksek ruhlu insanların onuru olsa gerektir…
Güzel günler dileğiyle.
Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
- SAYIN ERDOĞAN’IN ETRAFINDA DAHA ÇOK KENETLENMEK ZORUNDAYIZ14 Aralık 2020 Pazartesi 13:45
- ŞİRANLI SÂLİH EFENDİ16 Kasım 2020 Pazartesi 14:43
- GÜMÜŞHANE’DE ACİLEN “YENİ ZİGANA TÜNELLERİ PLATFORMU” KURULMALIDIR10 Kasım 2020 Salı 15:11
- DEPREM GERÇEĞİNİ YAŞARKEN02 Kasım 2020 Pazartesi 12:18
- TELKİN İNSANLARDA İKİNCİ FITRATI DOĞURUYOR26 Ekim 2020 Pazartesi 10:40
- KAYNAYAN DÜNYA KAZANI VE ERDOĞAN23 Ekim 2020 Cuma 09:56
- GÜMÜŞHANE’NİN EN BÜYÜK SORUNU07 Ekim 2020 Çarşamba 10:58
- GÜNDEMİN İÇİNDEN21 Eylül 2020 Pazartesi 13:41
- VALİ TAŞBİLEK’İN HİZMET FELSEFESİ HERKESE DERS OLMALI14 Eylül 2020 Pazartesi 10:59
- GÜMÜŞHANE DEVLET HASTANESİ’NDE YAŞANAN KÜÇÜK BİR OLAY07 Eylül 2020 Pazartesi 12:55
- KORONAVİRÜS İLE BİRLİKTE YAŞAMAK31 Ağustos 2020 Pazartesi 15:12
SON 8 SEZONUN EN İYİSİ
GÜMÜŞ SERİYE DEVAM EDEMEDİ
YEMEKLERE TUZ KOYMAYIN
TORUL MALATYA ENGELİNİ AŞTI
CHP KÜRTÜN ADAYI BELLİ OLDU
GÜMÜŞ, SESSİZLİĞİNİ TEKİN ADAR’LA MI? BOZACAK
SÜVARİ GURUBUNDAN ÖRNEK DAVRANIŞ
İLK YARI KÖTÜ BİTTİ
DUYARLI DAVRANIŞA TEŞEKKÜR
SAĞLIK- SEN DAYANIŞMA GECESİ
GÜMÜŞHANE'YE BAĞLANMAK İSTİYORLAR
BU ÇAM FARKLI BİR ÇAM
GÜMÜŞ 10 NUMARASINI BULDU
SOYDAŞ KİTABINI ANLATTI
GÜMÜŞ SEZONU AÇTI
GENÇ ÇİFTÇİ DOĞAL ÇİLEK ÜRETİMİNE BAŞLADI
OKUL MÜDÜRLERİ BİR ARAYA GELDİ
BEDELLİ ASKERLİK DETAYLARI
VURANDAN,VURDURANDAN ALLAH RAZI OLSUN
KAÇAN PKK’LILAR: “HER YERDE ASKER VAR, ÖLÜYORUZ”
- HASAN PİRSAYIN ERDOĞAN’IN ETRAFINDA DAHA ÇOK KENETLENMEK ZORUNDAYIZ
- İBRAHİM ÖZDEMİRCANBOLĞUL- 5
- Dr.Hüseyin BUDAKKORONA VİRUS SALGINI HANGİ AŞAMADA?
- İSMAİL HAYALÖĞRETMENİ ARAYAN ÇOCUK
- BEKİR BULUTOLAY’A VEDA ZAMANI
- EYÜPHAN ÖZYURTHASTANELERİMİZİ KENDİMİZ KURALIM
- YUSUF ORALKORONA BİYOLOJİK SALDIRI MI?
- SERHAT DOĞANKİMLİKSİZLİK ÜZERİNE BİR NOT
- YUSUF SADIKAv. Rafet Ataç Vakfı’ndan Gümüşhane’ye İki Önemli Kurum
- SELAMİ ÖKTEMZengin Olmak İster Misiniz?
- Mus'ab AtıcıŞİİRİN ÖNÜNDE İLİKLENEN CEKET
- Mevlüt ErginBOZUK EĞİTİM ALGIMIZ VE KARNE !
- ERTÜRK YAKUTSüleymaniye Kış Sporları Merkezi Bir Vali Daha Eskitti
- ACI KALEMHER ZAMAN GEMİCİNİN İSTEDİĞİ RÜZGAR ESMEZ ANCAK ONU TERKTE ETMEZ…
- Mehdi ÇoşkunYÜREK
- Behice KireçciALTIN ÖĞÜN : KAHVALTI
- ZÜBEYDE USTASİYAH HAVUÇ
- SİNAN UÇARKaya Başkan Yalnız Bırakıldı
- LÜTFİ KILIÇODA AİDAT BORÇLARINA YENİDEN YAPILANDIRMA FIRSATI
- MELİSA KARATAŞYILLARA MEYDAN OKUYUN
- Orhan ÜçelYÖNETMEK Mİ, İDARE ETMEK Mİ, YÖNETİCİ OLMAK MI?
- RASİM TAYLAN KARASUSKUN MİHENK TAŞI
- Hüseyin TurhanTERÖR BELASINA KARŞI SOMUT ÖNERİLER…
- Bekir CebeciMİLLİ SEFERBERLİK HÜKÜMETİ
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim