BİR BAYRAM SABAHINDA…

Bir bayram sabahında, pencere önünde yolu gözlerken;

Tıklanan kapı tokmağının ardında sevenlerinizin hayalini kurmak,

Tiz bir telefon sesine “arayan odur” diye heyecanla ayaklanmak,

Mahalle maçlarında cam kıran komşu çocuklarının tebessümle “bayramınız mübarek olsun ” deyişini beklemek…

Şüphesiz ki müthiş bir duygudur hatırlanmak; Çünkü hatırlanmak, masum bir dilektir bir bayram sabahında, dualarda.

Seslenmek telefondan, pencereden, kapı aralığından yüzündeki her bir çizgi bir bayram hatırası olan yaşlı insanlara…

El öpmek için değil sadece, tatlı bir sohbet için gitmek o umut dolu sıcak bakışlara…

Öğrenmek en eski bayramları, mirasın sahibi koca çınarlardan. 

Yalnızlık paylaşılmaz belki ama yalnızlığa eş olmanın imkânsız değil, mümkün olduğuna inanmalıyız. Kaybetmeden evvel anlamalıyız, “eski toprak” diye anılan, gelecek yıllarımızın temeli, üstü çizilemez geçmiş yılların hatırı o mukaddes insanları.

Yaşarken, yanı başımızda iken, dokunmalıyız kalplerine sevgi ve saygı ile. İçten bir selam ile tutmalıyız ellerinden, bir gün aynı yerde kendimizi bekler gibi. Gül kolonyalarının kokusunu, akide şekerlerinin tadını unutmamak, hatırlamak dileğiyle… Her bayram sabahında…